• İYİ ENERJİ
  • Lösev
  • Gıda Boyası
  • Kartal
  • NAYY Kablo
  • İkizpa Kablo
  • Günün Yemekleri Günün Menüsü
  • Bylion
  • Kablosuz Alarm Sistemi
  • HURDACINIZ
  • Kablo
  • Şenay Emlak

Dolarda Yıl Sonu Beklentisi

Yılın tamamlanmasına sayılı günler kala döviz kurunda yükseliş daha bariz hissedildi. Sahnede ise bir kez daha ABD merkezli diplomatik riskler yer aldı.

Dolarda Yıl Sonu Beklentisi

Geçtiğimiz hafta 5.77 seviyelerinden yönünü yukarı çeviren dolar/TL’de, ABD ile bir türlü düşmeyen yüksek tansiyonun etkisi önemli. Zira ABD’de Türkiye’ye yaptırım içeren savunma bütçe tasarısının senatoda dün kabul edilmesiyle kur 5.93/5.94 seviyelerine geldi. Analistlere göre, yaptırım onayı kısa vadede oynaklığı artırsa da orta vadede pozitif trendi değiştirmeyecek. Pek tabii ki ABD-Türkiye arasındaki ilişkilere dair diplomasi trafiği ve haber akışı yakından takip edilmeye devam edilecek. 

Dolarda Yıl Sonu Beklentisi

TL’nin reel getirisi düştü

 

Jeopolitik/diplomatik risklerin yan sıra TCMB’nin faiz indirimi ve ardından faizde düşüşün devam edeceği beklentisi de TL’den çıkıştaki etkenlerden bir diğeri. Söz konusu dönemde TL, gelişen ülke para birimlerinden negatif yönde ayrıştı.

 

Spinn Danışmanlık Kurucu Ortağı ve ekonomist Özlem Derici Şengül, TCMB’nin faiz indirimlerinin sonuna gelindiği algısının üzerine yabancı kurumların gelecek sene için 300-400 baz puan daha indirim beklediklerini açıklamasının kur tarafında karşılık bulduğunu söyledi. Şengül, “Şimdiye kadar piyasa koşulları faiz indirimleri için çok uygundu ve beklenti yönetimi de çok iyi yapıldığı için indirimler agresif reaksiyonlara neden olmadı. Ancak bundan sonra özellikle yılın ilk yarısına enflasyon görünümü tek haneli oranlara işaret etmiyor. Buna rağmen faiz indirimlerine devam edilebileceği beklentisi artık kur üzerinde baskı olarak kendini gösteriyor. Buna ek olarak faiz indirimlerinin devam etmesi tasarruf sahiplerini TL’de reel getiri eksiklikliği nedeniyle dolara yönlendiriyor olabilir. Bu yüzden önümüzdeki haftaların DTH gelişmelerini yakından takip etmek gerekiyor” diye konuştu.

 

 

 

Dolar/TL’yi 5.90’a taşıyan 5 neden

 

• Türkiye-ABD ilişkilerinde düşmeyen tansiyon

 

• Politika faizindeki indirimler

 

• Yerli bireysel/kurumsal dolar talebi

 

• Off shore swap piyasasında yabancının azalması

 

• Sığ piyasa nedeniyle fiyat aralığının genişlemesi

 

YENİ SWAP ADIMI NE ANLAMA GELİYOR?

 

Bu arada BDDK, dün akşam saatlerinde yaptığı duyuru ile swap işlemlerinde düzenlemeye gittiğini duyurdu. Aslında ‘teknik’ bir hamle olan bu düzenlemede ‘swap’ ismi geçince piyasalar bir ara heyecanlandı. Ancak swap adımının bugün için kura bir etkisi bulunmuyor. Zaten BDDK’nın hamlesi de bugün için kurdaki oynaklığı azaltmaktan ziyade TCMB’nin döviz rezervlerini artırma amacına dönük gibi duruyor. 

 

Bu yeni adımla; elinde fazla DTH bulunan yurtiçi bankaların swap aracılığıyla yabancılardan TL sağlamasına sınır getirilmiş oluyor. Son dönemde kısa vadeli swap faizinin yüzde 10.2 ile politika ve gecelik repo faizinin altında olduğunu da hatırlatalım. Yani bir bakıma BDDK bankalara “Londra yerine İstanbul” öneriyor diyebiliriz. 

 

DOLAR/TL’DE YIL SONU BEKLENTİSİ NASIL ŞEKİLLENİYOR?

 

Sınır ötesi harekat ve ABD ile yaşanan gerilimle ekimde 5.94 seviyelerini test eden dolar/TL, iki aylık aranın ardından yeniden bu bölgeye geldi. Uzmanlar, yıl sonu beklentilerini DÜNYA’ya değerlendirdi:

 

Ekonomist Özlem Derici Şengül: TL’de kademeli değer kaybı sürebilir

 

Yılsonu beklentimiz kırılganlıklar nedeniyle 5.90 seviyesindeydi. Yılı 5.90 veya bunun biraz üzerinde veya altında kapatmak çok önemli değil bu aşamada. Önemli olan kurun yönünün bundan sonra ne olacağı. Bizim beklentimiz şok niteliğinde olmasa da kademeli değer kaybının devam edeceği. Yılın ilk aylarında sermaye girişinin canlı olması ve TCMB’nin bir süre bekle gör politikası izlemesi ani sıçramaları engelleyecektir. Burada Brexit, Çin-ABD, ABD-Türkiye ilişkileri takip edilecek ve içeride uygulanacak para ve maliye politikası risk algısını önemli ölçüde etkileyecek.

 

Deniz Yatırım Stratejisti Orkun Gödek: Yılı 5.85-5.95 bandında kapatırız

 

Türk lirasında baskılanma, PPK öncesi beklentilerle başlamasına rağmen piyasa beklentilerinden çok fazla ayrışma olmaması, ABD-Çin müzakerelerinde beklendiği şekilde uzlaşıya varılması ve İngiltere seçiminde Muhafazakar Parti zaferi gibi öne çıkan nedenlerle uzun soluklu olmadı. Devamında ise hafta sonu takip edilen NATO üslerine yönelik açıklamalar ve ABD ile ilişkilere yönelik beklentilerle yeniden baskı hissedilmekte. Gerek kur oynaklığındaki artışın kısa vadelerde kalması gerekse ülke risk primindeki düşüşle sürecin satış baskısındaki artış ve negatif ayrışma ile devam edeceğini şu aşamada düşünmüyorum. 5.85- 5.95 aralığında kur fiyatlamaları yoğunlaşabilir.

 

TOBB ETÜ / Doç. Dr. Atılım Murat: 5.90 abartılacak seviye değil

 

Türk Lirası’nda son günlerde yaşanan düşüş abartılacak bir durum değil. Yıla 5.30’dan başlayan USD/TL paritesi, yıl boyunca yüzde 11.2’lik enfl asyon oranı kadar yükselse 5.90 yapar. Kısacası bu seviyeler makuldür. ABD’den gelecek haber akışına bağlı olarak her iki yönlü hareket görebiliriz. Ancak kaygılar artar ve yükseliş devam ederse kurda kısa vadede üst sınırı 6.05 olarak kabul edebiliriz.

 

CDS ile ters korelasyon uzun sürmeyecek

 

Döviz kurundaki artışa karşın Türkiye’nin risk priminde iyileşme dikkat çekiyor. Türkiye’nin 5 yıllık CDS primi Temmuz 2018’den bu yana en düşük seviyelere inmiş durumda. Ekonomist Özlem Derici Şengül, yaşanan bu ters korelasyon için şu yorumu yaptı: “CDS’teki düşüş Türkiye ile ilgili risk algısını yansıtırken, TL’deki değer kaybı Türkiye’nin riskliliğinden ziyade dış faktörler nedeniyle gerçekleşiyor. Bunlar arasında en önemlisi anlaşmasız Brexit ile ilgili olasılıkların artmasıyla doların güvenli liman özelliği kazanması. Bu durum TL’nin de dolar karşısında güçsüzleşmesine neden oluyor.” Dünya Gazetesi yazarı ve TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atılım Murat ise “TL’deki düşüş hızlanırsa, Türkiye’nin risk primi tekrar yükselebilir. Birbiriyle güçlü ilişkiye sahip bu finansal göstergeler uzun süre bağımsız hareket edemez” ifadelerine yer verdi.

Dünya Gazetesi